Yalandır kısalığı yaşamın... Ve özellikle insan dediğimiz şey, inançlı bir insan soyunun parçasıysa... Edip Cansever ...

Önemli olan Tanrı’nın bir enstrüman yaratmış olmasıdır. İnsan denen bir enstrüman. Ancak yarattığı müzik enstrümanını çalamayan bir usta gibi, Tanrı’da insandan doğru sesi çıkaramamıştır. Bu yüzden Tanrı hariç bütün güçler insanı çalmış ve özellikle de şeytan en güzel melodilerini onunla bestelemiştir… Hakan Günday

Yeni Put Üstüne...

Bazı yerlerde daha uluslar ve sürüler vardır, ama bizde yoktur kardeşlerim: burda devletler vardır...

Devlet mi?... O da ne?... Peki!... Şimdi bana kulak verin, size ulusların ölümünden söz açacağım...

Bütün soğuk canavarların en soğuna devlet denir... Soğuk soğuk yalan söyler o; ve ağzından şu yalan sürüne sürüne çıkar: "Ben, devlet, _ulusum ben..."

Yalan!... Yaratıcılardı ulusları yaratanlar ve onların üstüne bir inanç ve bir sevgi asanlar: böylece hayata hizmet ettiler...

Yıkıcılardır, nicelere tuzak kuranlar ve buna devlet diyenler: onların üstüne bir kılıç ve yüz arzu asarlar...

Nerde daha ulus varsa, orda devlet anlaşılmaz; kem göz ve yasalara, törelere karşı işlenmiş bir günah sayılarak ondan nefret edilir...

Size şu belirtiyi veririm: her ulus kendi iyilik ve kötülük diliyle konuşur: komşu anlamaz bunu... O, dilini, yasaları, töreleri içre yaratmıştır kendine...

Fakat devlet, bütün iyilik ve kötülük dilleriyle yalan söyler;ve ne söylese yalandır... _ ve nesi varsa hepsi çalmadır...

Düzmedir onda herşey; çalınmış dişlerle ısırır bu ısırgan... Barsakları bile düzmedir onun...

İyilik ve kötülük dillerin karışıklığı; devletin belirtisi olarak bu belirtiyi veririm size... Gerçek, ölüm istemini gösterir bu belirti!... Gerçek, ölüm vaizlerini çağırır o!...

Gereğinden arta insan doğuyor: gereksizler için yaratılmıştır devlet!...

Hele bakın, devlet nasıl ayartıyor bu gereksizleri!... Nasıl yutuyor, çiğniyor da çiğniyor onları!...

"Yeryüzünde benden büyüğü yoktur: düzenleyen parmağıyım ben Tanrı'nın... " böyle böğürür o canavar... Ve yalnız uzun kulaklılar ve kısa görüşlüler değildir diz çökenler!...

Ah, size de fısıldar, ry ulu canlar, karanlık yalanlarını o!... Ah, kendilerini harcamayı seven zengin gönülleri bulur çıkarırır o!...

Evet, sizi de bulur çıkarırır o, ey eski Tanrı'yı yenenler!... Siz savaştan yorgun düştünüz, şimdiyse yorgunluğunuz yeni puta yarıyor!...

Çevresine kahramanlar ve onurlu kişiler dizmek ister o, yeni put!... İyi vicdanların günışığında ısınmayı sever o, _soğuk canavar!...

Siz ona taparsınız, herşeyi verir size, bu yeni put: Böylece erdemlerinizin parıltısı ve gururlu gözlerinizin bakışını satın alır...

Gereksizleri ayartmada sizi yem olarak kullanır!... Evet, cehenneme vergi bir araç uydurulmuştur burda, Tanrısal şeflerin süslü koşumu içre şıngırdayan bir ölüm atı!...

Evet, niceler için bir ölüm bulunmuştur burda, kendini hayat givi över: Gerçek, yürekten bir yardım bütün ölüm vazilerine!...

Devlet derim ona, herkesin ağı içtiği yere, iyilerin ve kötülerin: Devlet herkesin ağır ağır kendi canına kıymasına "hayat" denen yer...

Şu gereksizlere bakın hele!... Türeticilerin eserlerini ve bilgelerin hazinelerini çalarlar: Kültür derler hazırlıklarına, _ve herşey sayrılık ve sıkıntı gelir onlara!...

Şu gereksizlere bakın hele!... Hep sayrıdır onlar; safralarını kusarlar ve buna gazete derler... Birbirlerini yutarlar ve kendilerini dahi sindiremezler...

Şu gereksizlere bakın hele!...Servet edinirler be bununla züğürtleşirler... Güç isterler, en çok da güç kaldıracını, bol parayı isterler, _bu yetersiz kişiler...

Tırmanışlarına bakın şu çevik maymunların!... Bir birinin sırtına binerek tırmanırlar, böylece çamura ve uçuruma yuvarlanırlar...

Hepsi de tahat ulaşmak ister: bu onların çılgınlığıdır..._ Tahtın üstünde sanki mutluluk otururmuş gibi!... Çokluk çamur oturur tahtın üstünede. _taht da çokluk çamurun üstünde oturur...

Bana hepsi çılgın görünür bunların ve tırmanan maymun ve azgın görünür... Burnuma kötü kokar putları, o soğuk canavar: Hepsi de kötü kokar burnuma, bu putperestlerin!...

Kardeşlerim, bunların ağızlarının ve iştahlarının dumanında boğulmak mı istiyorsunuz?... Pencereleri kırıp dışarı fırlasanız...

Kötü kokunun yanından çekilin!... Gereksizlerin putperestliğinden uzak durun!...

Kötü kokunun yolundan çekilin!... Bu insan kurbanlarının buğusundan uzak durun!...

Yeryüzü ulu canlar için açık duruyor daha... Nice yereler _çevresinde durgun denizlerin kokusu yüzen, _yalnızlar ve yalnız çiftler için boş duruyor daha...

Ulu canlar için özgür bir hayat açık duruyor daha... Gerçek, malı az olanın köleliği az olur: Ne mutlu küçük yoksullağa!...

Orda, devletin bittiği yerde, orda başlar gereksiz olmıyan insan: Orda başlar gerekli kişilerin türküsü, o eşsiz, o benzersiz ezgi...

Oraya devletin bittiği yere, _oraya bak, kardeşim!... Görmüyor musun gökkuşağını ve köprülerini Üstinsanın?...

Böyle buyurdu Zerdüşt...

F.Nietzsche

Share/Save/Bookmark